KAHRAMANIM: ZABEL MANOL!

  • KAHRAMANIM: ZABEL MANOL!

    Tarafından gönderildi romankahramanlari şu tarihte 15:25'de 11 Temmuz 2024

    KAHRAMANIM: ZABEL MANOL!*

    Makale Yazarı: Mahmut Şenol

    *Bu makale ROMAN KAHRAMANLARI Nisan / Haziran 2016, 26. sayıda yayımlanmıştır.

    “Bir kadının ismine duyulan hayranlık, aşkın ilk belirtisi sayılmalıdır. Zaten bazı aşklar tamamen bir isme vurulmakla başlar. Âşık adamın, “Mefaret, Perihan, Şule, Mualla” diye duydukça ruhu titrer, içi içine, kabı kabına sığmaz olur. Erkek, koketrisi olsun olmasın bir kadına, hele sümüklü birisine dahi tutulduysa, ismine vurulduğu düşünülmelidir. Benim bir hikâye kahramanım var ki, hikâyesini okumaya başlarken, daha ilk satırında gizli âşığı kesildim; yıllar geçti, unutmadım. Hikâyeyi bize anlatan kişinin de, tıpkı ben ve siz öteki okurlar gibi, evvela kızın adına vurulduğunu, kısacık hikâyenin daha ilk satırında apaçık anlarız. “O kadar hoşuma gidiyordu ki söyleyişi…” diye sözüne başlayacaktır hikâye anlatıcısı delikanlı, kıza tekrar tekrar adını sorar, bilmezmiş gibi… Kız, ‘Zabel’ der, ‘Zabel Manol…’.”

    Siz de #Zabel’le tanıştınız mı?
    Ben, şöyle böyle, otuz küsur senedir tanışığım; merhabamız var.
    O ilk tanıştığımız günden beri Zabel, hiç değişmedi, hâlâ işte neyse, o kız…
    Ben, oydu buydu derken, ömür köprüsünü geçtim de farkında değilmişim; Zabel’i tekrar tekrar anımsadıkça onun henüz taze duruşundan eskimişliğimi anlıyorum.
    Zabel’in, ayakları altından şıkır şıkır serâpa ışık, şıkıdım bir #Adavapuru geçen çamlığın uçuruma bakan tepeciğinde, hem de akşam alacasında, yan yana oturup kendisini öptürdüğü delikanlıya o vakitten beri kızgınım.
    Aşka hürmetimiz var, tamam, hayırlısı olsun, ama bu #kayıkçıküreği gibi herifin Zabel’le evlendiğini, bir yastıkta kocadığını düşünmesi pek zor; o zırzop kerâta, velev ki âşık olsa da iflah olmaz bir haytadır!
    Ondan ne koca olur, ne de baba…
    Zabel’in şaperonu [#Chaperonage] kesilecek değilim, lâkin böyle ağzı nane kokan, tertemiz bir kızın yatsı vaktinde, İstanbul adalarından birisine ait bir tepecikte, #kahvehanekaçkını kumarcı bir delikanlıyla kırıştırmasını hazzetmiyorum; yazık değil mi güzelim kıza!

    Aşk denizinde aheste kürek çekerken, birden yelken açmak hayra alâmet değildir; benim böyle hikâyelere karnım tok, bilirim gerisini. Galiba bu yüzden, ta o zamandan beri hikâyeyi anlatan delikanlıya itimat duymuyorum, ama anlatacak başka birisini bulamadığından, #zırzop adamı karşıma dikip metazori dinliyorum…
    Her şeyden evvel, #hikâyekahramanı Zabel’in adına kıyamayız da işte o nedenle, kıratı düşük adamlara yüz vermesini hazmedemeyiz; oysa bize ne, biz hikâyenin okur diye bilinen tarafındayız…

    Tarık Dursun K.’nın 1984’de yayımlanmış Ona Sevdiğimi Söyle adlı kitabındaki efsunlanmış gibi görünen bu ismi, daha hikâyenin başlığında görür görmez eteğimiz tutuşur, heyecan içinde kalırız, merakımızın arkası kesilmez: Zabel Manol için Hikâye

    Çamlığın kenarında denize doğru yamaca ayaklarını uzatmış sevgilisiyle oturan kızcağızın, kendini, “Zabel… Zabel Manol” diye tanıtışı, İngiliz casus filmlerinin kahramanı 007 Bond’un kendini “Bond… James Bond!” diye takdim edişindeki apaçık kibirli seslenişine benziyor görünebilir; siz aldırmayın!

    “Bütün dünyadaki kız adları bir araya gelseler, o ânda Zabel’e değişmezdim”, diyor hikâyenin hergele anlatıcısı…
    Güzel de konuşuyor çapkın!
    Zabel, asıl, kızın büyükannesinin adıdır, #büyükanne şükürler olsun ki sağdır, güya âşık olmaya hazır delikanlı pinponla dalga geçer:
    “Sağ mı hâlâ?”
    “Aaa… Sağ tabii! Niye sağ olmayacakmış?”
    Âşık delikanlı işin sanki dalgasındadır, lafı sulu tarafından alır.
    “Büyükannen de senin gibi güzel mi?”
    Saçları sabun kokan Zabel, fıkır fıkır güler…
    Zabel, #Ermenice addır; İspanyolcada Isabel’in, İngilizcede Elizabeth’in, Anadolu’da Hititler zamanında Kibele’nin, şimdilerde Sibel’in türevi bir isim…

    #Kokoniça Zabel, delikanlıya sular seller gibi akacaktır da kendisini tutar, öl dese ölecek, yat dese hemen yatacaktır, “Ama ben seni sevmiyorum!” diye naz poz eder, kendisini dirhemle satar.

    Çertenek bir herif gibi gözümüze görünen hikâye anlatıcısı, tutar, Zabel’i bir daha öper.
    Gül gibi kız… Şapur şupur… Ama olmaz ki…
    Zabel, “Sen çok çapkınmışsın! Arkadaşlarım her şeyini biliyorlar…” diyor, iki öpüş arasında; mahallenin kızları, kendi aralarında konuşuyorlarmış, demek ki…

    Meğer, aşk kaparozcusu bu yakışıklı delikanlının kırmadığı ceviz kalmamış; öğreniriz tek tek…

    Mahalleden arkadaşı #Ermeni kız #Coya’nın sinemada bacaklarını mıncıklamış, karanlık ve tenha yerlerde sıkıştırıp öpmüş; daha ne yapsın…

    Zabel, Coya’dan bunları duymuş ama Coya’yı da sevmiyor, aslına bakarsanız…
    Coya, iskeledeki Ermeni berberin kızı, biraz süfli imiş!
    Ama perisi süfli kızın kocadan yana kısmeti bol olur; Coya’nın peşinde adam çok…
    At hırsızı kılıklı delikanlı bunu duyar ya, durur mu, Zabel’in damarına basar; yazık değil mi kıza!
    “Coya güzel mi?”
    Zabel azıcık vücudunu geri çeker, surat asar…
    Saksı değneği gibi hışır adam, Zabel’i kızdıracak damarı bulmuştur artık, lafını esirgemez.
    “Dur, sen!” der, “Yarın gideyim de babasında bir tıraş olayım. İki ustura bir perdah çektireyim suratıma… Görür müyüm dükkânda Coya’yı?”
    Zabel, Coya’nın pis koktuğunu söyleyecek ki, âşığını vazgeçirtsin bu hülyasından; kendisi varken, nesine gerek Coya moya…
    “Coya’yla yatılır mı hiç?”
    “Nesi varmış, Coya’nın?”
    “Leş gibi kokar…”
    “Olsun, ben her gün ellerimle yıkarım Coya’yı…”
    Yüzsüz arsızın teki heriftir bu, a canım!
    Zabel gibisine bu lakırdı edilir mi, edilmez vallahi!

    Ama, Zabel, kolayca kandırılan masal kahramanları gibidir, bu adam var ya bu adam, o ne dese hakikat sayacak ve katakoftiden atmasyonu bol kepçe, kuru sıkı herifin ağzı içine bakacak, hâliyle mantara basacaktır.

    Susarlar bir müddet, ben isterim ki, işte o vakit Zabel kalksın gitsin, bir daha aşk işportasına çıkmış bu ruhu kirli pasaklı adamla buluşmasın, bizim gibi temizden delikanlıları beklesin; ama her şey kısmetle…

    Zabel Manol, hırsına yenilir, dayanamaz, kendisine âşık olup adını ikide bir virdeden hokkabazdan mâmul delikanlıyı kaçırmamak için, “Hem git de, bir gör! Coya’nın ayakları bir gör…” diye patırtı çıkartır.
    “Büyük mü o kadar?”
    Sözünün cilasına asla güven olmaz görünen bu adamın sorusuna, Zabel, saf saf cevap vermesin mi bir de!
    “Büyük ya… Babası ona ayakkabı bulduramıyor, ısmarlama yapılıyor…”
    “Yok devenin nalı…”

    Delikanlının Coya’yı ertesi gün kafesleyip adanın çamlığına atacağından yediği ekmek gibi emin olan Zabel, hemencecik ağlamaya başlar.

    Bana göre, şaraptan ve şıradan çekmiş Şam şeytanı kesilen kâfir delikanlı, ne vakit bir kadın ağlıyordur, işte o kadın öpülmeyi bekliyordur diye kendisine mahalledeki tavlacı abileri tarafından tavsiye olunduğu üzere, kalkar bir daha kızı öper. Azizim, öptürende kabahat!

    Hem bu kızın anası babası yok mudur?
    Bir ağbisi, kardeşi yoksa, mesela enişte beyi de mi bulunmaz?
    Böyle gece yarısına doğru, denizden balığa çıkanların sesi geliyorken; Küçük bir sandal, burnunda asılı gemici feneriyle önlerinden geçerken..” çamlıkta, katakullisi bol ve mandepsiye bastırmayı seven hırtlanboz adamla ne işi var, diyeni de yok mudur?

    Zabel Manol tiril tiril ağlamaya başlayınca, ceketinin yaka cebinden ipekli mendilini çıkartır verir, çapkın hınzır.
    Zabel sâfiyane, sorar: “Burnumu da sileyim mi?”
    “Sil ya, n’olcek!” der.
    Sonra, tutar gözlerinin altından başlayıp tuzlu tuzlu yanaklarını öper.

    Hikâyenin kahramanı Zabel Manol için, otuz küsur senedir içim yanar, üzülürüm.
    Fidan gibi kız, kimlerin eline düştü diye Zabel’i doluya koyarım olmaz, gramını artırır darasını eksiltirim, sonra boşa alırım, fakat o kefede durmaz.
    Hâsılı, lafımıza yekûn tutarsak, hikâye kahramanıyla tanışması daha bir müşküldür; yıllar geçer, o hiç unutulmaz…

    #ZabelManoliçinHikâye #saçlarısabunkokan #aşkkaparozcusu #fidangibikız #hikayekahramanıunutulmaz

    romankahramanlari yanıtladı 1 ay, 4 hafta önce 1 Üye · 0 Yanıtlar:
  • 0 Yanıtlar:

Üzgünüz, hiçbir yanıt bulunamadı.

Cevap ver: romankahramanlari
KAHRAMANIM: ZABEL MANOL!* Makale Yazarı: Mahmut Ş…
İptal Et
Bilgileriniz:

Tartışma Başlangıcı
0 of 0 Yanıtlar: Haziran 2018
Şimdi