Bazarov’un Görüşlerinin Çokanlamlı Yorumlanabilirliği Üzerine

  • Bazarov’un Görüşlerinin Çokanlamlı Yorumlanabilirliği Üzerine

    Tarafından gönderildi romankahramanlari şu tarihte 14:38'de 11 Temmuz 2024

    Bazarov’un Görüşlerinin Çokanlamlı Yorumlanabilirliği Üzerine*

    Rusçadan Çeviren: Tuğba Saraç

    Makale Yazarı: Ye. M. Konışev

    *Bu Makale Roman Kahramanları dergisi (Ocak/Mart 2013) 13. sayıda yayımlanmıştır.

    Edebiyatçılar ve eleştirmenler arasında Çernişevski, Leskov, Dostoyevski ve diğer yazarların nihilizme olan yaklaşımları genellikle kayda değer bir tartışma konusu olmamıştır; fakat Turgenyev hakkında süregelen beyanlar devam etmektedir. Belki de kendisi şunları yazarken gerçekten samimiydi: “Bazarov’a sövüp saymak ya da onu göklere çıkarmak ister miydim? Bunu kendim de bilmiyorum, çünkü onu seviyor muyum, yoksa nefret mi ediyorum bilmiyorum! “[1] Böyle bir iddianın ciddi temelleri vardı. Bazarov’un tam olarak neyi reddettiği oldukça karmaşık bir meseledir.

    Tipik bir şekilde romandaki birçok sahne ve hüküm olağanüstü farklı anlamlara sahiptir. Romanın ilk bölümlerinde şekillenen şu ayrım üzerinde duralım: “Nihilist hiçbir otorite önünde eğilmeyen, ne kadar saygıdeğer olursa olsun hiçbir prensibi kabul etmeyen kişidir.” (8,216) Oldukça önemlidir ki, burada yıkıma yönelik tek bir kelime söylenmemektedir, sadece insana kararlarında bağımsız olma ve kendi başına olma çağrısı yapılmaktadır.. Eğer böyle bir çağrı sıradan bir zihin çerçevesinde algılanırsa her medeni insan buna tamamen katılabilir. Fakat söz konusu olan Hristiyan dogmaları ise o zaman akıl için başlı başına anlaşılmaz olarak görüleceğinden #nihilizm inançlı biri için kabul edilemezdir.

    Başka bir örneğe gidelim. Bazarov’un kendisi ve hemfikirde olduklarının her şeyi inkâr ettikleri beyan olunan bölümü hatırlayalım:

    — Nasıl? Sadece sanatı, şiiri değil…. ama., söylemesi bile korkunç..
    — Her şeyi, diye tarifsiz bir dinginlikle tekrarladı Bazarov. (8, 243)

    Bu meşhur sahnede Bazarov’un asilzade kültürüne karşı yalnızca kendi şüpheci görüşünü ifade etmesi ve belirli uygulamaların, bilimin ve emeğin olumlu rolünü onaylamaktadır. Herhangi bir radikal politik eylemi hayal bile etmiyor olması da mümkündür. Fakat Bazarov’un, ruh halleri “Genç Rusya” kitapçığında ifade edilen uç radikallerden olması imkân dâhilinde değildir ve orada şöyle denilmektedir: “Biz sadece 48 yılının zavallı devrimcilerinin değil, aynı zamanda 92 yılının büyük teröristlerinin de takipçileriyiz, modern düzenin çökmesi için 9O’lı yılların Jakobenlerinin döktüğü kanın üç mislinin akması gerektiğini görürsek korkmayız”[2] Bazarov’un repliğinde yatan toplumsal siyasi düşünce belki daha farklı yorumlanabilir. Aynı şekilde bu repliğin felsefi içeriğine de ait olabilir. Eğer önümüzde Dostoyevski’nin romanı olsaydı, söz konusu sahnede konuşma kesinlikle Tanrı hakkında olurdu. Turgenev zaten böyle bir şeyi kastetmemişti. Fet’e mektubunda şunu duyurur: “Siz bir de paralellikten söz ediyorsunuz, peki nerede o, sormama izin verin, nerede o çiftler, inanan ve inanmayan? Pavel Petroviç, inanıyor mu yoksa inanmıyor mu? Ben bunu bilmiyorum.” (P., 4,370) Yine de sanatsal portrelerin derinliği ve çokanlamlılığı böyle olsa da, bu sahnede dini bir anlamın varlığı fark edilebilir. Pavel Petroviç sarsılmıştır, onun için Bazarov’un inkâr etmeye cesaret ettiği şeyleri dillendirmek bile korkunçtur. Nihilist birinin sözlerine ancak inançlı biri böyle tepki verebilir.

    İleride fark edilmektedir ki, Dostoyevski’nin eserleri bağlamında özel bir anlam taşıyan bu tür söylemler romanda hiç de az değildir. Bazarov’un kendi yandaşlarıyla ilgili sözleri birçoğunda düşünmeye sevk etmektedir: “Sitnikovlar’a ihtiyacımız var. Anla bunu, bana bunlar gibi aptallar lazım, çanak çömleği de Tanrılar pişirecek değil ya!” (8,304) Turgenyev’in, Raskolnikov’u insanları iki gruba ayırma teorisini oluşturmaya, Pyotr Verhovenski’yi ise kendi topluluğunu kurmaya yönelten düşüncelerin aynılarının nasıl oluştuğunu gösterdiğini fark etmemek imkansızdır.

    Babalar ve Oğullar romanındaki nihilizm yorumunun göze çarpan çokanlamlılığı özel bir sanatsal anlama sahiptir. Öyle geliyor ki, Babalar ve Oğullar romanında tasvir edilen nihilizm düşüncesi, Bahtin’in verdiği monolog roman planından çıkma açısından yeterince kendine özgü bir örnektir. Acaba nihilist düşünce Bazarov’un basit sanatsal bir özelliği olarak mı görülmektedir? Pek değil. Böyle bir aşamada Bazarov’un kendisinin Turgenev’e fikirlerinin tecrübe edilmesi için gerekli olduğu söylenebilir. Bu fikir kendini Turgenev’in yönettiği bir polemik objesi olarak sunmakta, romanda geçen olayları doğrulamakta ve aynı zamanda belli bir seviyeye kadar romanın konusunu düzenlemektedir. Yazar bu düşünceyi paylaşmaz; ama inkar da etmez, bir fikir halinde tam anlamını koruyarak tasvir eder ve bu bağlamda Turgenev de Dostoyevski gibi “fikir sanatçısı” olarak adlandırılabilir. Turgenev Bazarov’un fikrini hiçbir yerde monolog formunda belirtmez ve bu fikrin psikolojik oluşumunu tek bir kişisel bilinçte göstermez. Bazarov’un düşüncesinin içeriğiyle ilk olarak Arkadiy Kirsanov’a yeniden ifade edilişinde tanışırız, aynı anda Nikolay Petroviç ve Pavel Petroviç de kendi nihilizm tanımlarını belirtirler.

    Daha sonra bu düşünce, sürekli olarak provoke edici sorular ve yorumlarla muhaliflerinin sözünü kesen Bazarov’un az ve öz fakat aforizma kokan repliklerinde ortaya çıkar. Sonunda da parodili bir ifadeye kadar uzanır: “Kahrolsun otoriteler! diye bağırdı Sitnikov…” (8,262). Düşünce farklı sınırlarını, kendi renklerini, güçlerini açığa çıkarmaktadır.

    Sonrasında romanın, Bazarov’un arkasını döndüğü manevi değerlerin birçoğunu onayladığına da dikkat edilmelidir. Bunların içinde düşüncenin duygusal olarak destek aldığı şunun gibi birçok satır yer almaktadır: “Bütün hikayem öncü sınıf olan asilzadelerin aleyhine yönelmiştir.” diye itiraf eder Turgenev (P.,4,379). Her durumda bir tek şey şüphe götürmezdir: nihilizm düşüncesi Babalar ve Oğullar romanında aslında reel olarak yaşamakta, romanın akışı boyunca yaşamın farklı olaylarıyla birlikte bize göz kırpmakta, tecrübe edilmekte, onaylanmakta veya yadsınmaktadır. Tüm bunlarda Dostoyevski’nin şiirselliğini çağrıştıran bir şeyler vardır.

    M. Bahtin’in Dostoyevski için söylediği şu sözleri paylaşmakta özellikle yarar var: “Verilen bir fikrin değişken koşullar altında nasıl işleyip gelişeceğini, hangi beklenmedik durumlarda daha da ilerleyip dönüşeceğini tahmin ederdi.”[3] Benzer şeyler tam olarak Babalar ve Oğullar romanının yazarı için de söylenebilir. Turgenev kahramanının dünya görüşünde farklı yetenekleri, ilerleme ve eğilimlerini öngörmektedir.

    Turgenev’in romanında nihilizm tam olarak ne şekilde ortaya çıkmaktadır? Her şeyden önce, şüphesiz, Bazarov’un görüşleri aydınlanma ideolojisine yakındır. Ve bunun ışığı altında Turgenev’in Bazarov’a dair şu meşhur sözleri anlaşılır hale gelmektedir: “…sanat anlayışı hariç, onun neredeyse tüm görüşlerini paylaşıyorum” (14,102). 19. yüzyılın 6O’lı yıllarının sonlarına varıncaya kadar kültürel meselelerin Rus toplumsal düşüncesinin karşısında durduğu bilinmektedir. Turgenev’in yaratıcılığında bunların yansıması edebiyat bilimcilerimiz tarafından çok önceden fark edilmişti.

    S. M. Petrov, G.N. Pospelov, P.G. Pustovoyt, Yu. G. Nigmatullina çalışmalarında bundan bahsetmişlerdi. 1984 yılında V.N. Tihomirov’un Turgenyev ve Aydınlanma adlı monografisi çıktı. Zaman zaman kültürel ideallerin darlığı, onların insanlığın sosyo-felsefik ve ahlaki sorunlarının çözümündeki yetersizliği üzerine fazla vurgu yaptığımızı belirtmek gerekir. Bu arada, eğer sağduyu bilgeliği kendi gücünün sınırlarını akıllıca fark ederse o zaman toplumsal çıkarlara düşman olmaz ve sürekli “bien publik” (8,242) için faydadan bahseden Bazarov, Rusya için gerçekten yararlı olabilirdi.

    Turgenyev tipi nihilizmde pozitif yaşamsal değerleri onaylama eğilimi göze çarpar. Hiçbir uzak hayali sevmemesi ve işinde bu kadar dikkatli oluşu tesadüf değildir. Bazarov yapmacık şeyler ile asilzade kültürünün değerlerini reddetmeye ve gerçekliğe dönmeye davet eder: “Siz, umarım acıktığınızda ağzınıza bir parça ekmek koymak için mantığa ihtiyaç duymuyorsunuzdur, soyut anlamlar neyimize gerek?” (8,242)

    Benzer tartışmalar dile getirildiği zaman, bazı sınırlar dâhilinde onun talepleri ayıplanabilir; fakat burada kahkaha atıp ıslık çalarak yapılan anlamsız bir inkâr söz konusu değildir. Aksine, burada, yeryüzünde nasıl daha sağlam olunacağına, halka, toprağa nasıl daha yakın durulabileceğine dair dilekler görülmektedir. Bazarov’da hiçbir köylülüğün, Avcının Notları’nm kahramanına yakın olan hiçbir şeyin hissedilmemesi tesadüf değildir. Yu. V Lebedev şuna işaret eder: “Hor’da (Avcının Notları eserindeki “Hor ve Kalinıç” yazısı) ve ona yakın karakterlerde müstakbel Bazarov çizgilerini farketmek zor değildir. Hor, eylemci, reformcu, devletçi düşünceye sahip bir tiptir. Turgenyev gururla yazar, ‘Rus insanı gücüne ve sağlamlığına öyle inanır ki, kendini asla yok etmez: geçmişiyle az uğraşır ve cesurca geleceğe bakar. İyi olan onun hoşuna gider, makul olan neyse ona verin, nereye gittiği hiç önemli değildir.’ (S. 4,18). Aslına bakılırsa, burada çoktan geleceğin Bazarov programının ve hatta demokratik hislerin samimiyetine olan inanç üzerine kurulmuş olan Bazarovcu duyum teorisinin tohumları filizlenmiştir” .[4] Kurlyandskaya da benzer gözlemlerde bulunur: Çiftçi Ovsyanikovo da gerçekliğe eleştirel gözle yaklaşmak için yeni ve ilerici olanı anlama kabiliyetinde kendini gösteren pratik bir zekâya sahiptir. Önceki feodal – köylü anlayışın yok oluşunu görür: “farklı zamanlar yaklaştı”, ama bununla birlikte kendi çağını zamanın ötesinde düşünür: “Eskilerin nesli tükendi, yeniler ise ortaya çıkmıyor!”[5]

    Bu ince gözlem derinlemesine düşünüldüğünde, Ovsyanikov’da Bazarov’a ait bir şeylerin ortaya çıktığı görülmektedir. Burada hem pratik zekâ, hem gerçekliğe eleştirel yaklaşım hem de çağdaşlığın olumsuz değerlendirilmesi mevcuttur. Bazarov’un, ailevi ya da toplumsal modern yaşamda inkâra değecek hiçbir şey olmadığına dair iddiasını hatırlayalım. Turgenyev böyle bir talebin kesin doğruluğunu kabul etmiştir. Onun tarih-felsefe bilgisinin de bunda payı vardır. Ye. M Yefimova şuna işaret etmiştir: “İlerleme hareketi Turgenyev’e göre, sadece bu hareketin kendisinin ortaya çıkardığı inkâr vasıtasıyla gerçekleşebilir, ilerleme yolunda reddetme, yeni, karşıt bir görüşle reddedilir ve daha yüksek tabanlı bir sentez başlar.”[7] Bu gibi açıklamalar ışığında Turgenev, Bazarov tarzı nihilizmi hastalıklı; fakat tek bir bireyin olduğu kadar tüm toplumun gelişimi yolunda da yararlı olarak tasvir eder. Denilebilir ki, kökleştirme eğiliminde olan şey nihilizmdir. Fakat Turgenev sadece aydınlanmacılara yakın değildir. Sanatında Hristiyan geleneklerinin şüphe götürmez etkilerini fark etmiştir. Yazar kendini ateist olarak nitelendirir, fakat dine düşman da değildir, duyarsız da. Galiba Turgenev’in Hristiyan geleneklerine yakınlığı onun Bazarov’un düşüncelerindeki nihilizmi yani her şeyi yıkmaya, bozmaya götüren nihilizmi sezgisel düzeyde kavramasına izin vermiştir. Aydınlanmacı biri böyle bir tehlikeyi göremez ve anlayamaz. Hristiyanlığa uyumlu bu ilişkide çok daha hassas, çok daha net görünür. Turgenyev 1860’daki “Hamlet ve Don Kişot” adlı makalesinde şöyle düşünmüştür: “Fakat reddedişte, ateşte olduğu gibi yok edici bir güç vardır ve sıkıca birleşmiş ve sarsılmaz biçimde bağlanmış bir şeyi yok etmesi ve ona merhamet etmesi gerektiğinde onu nasıl sınırlandırabilir, ona nerede durması gerektiğini nasıl söyleyebilirsiniz?” (5,340). Bu düşünceler ilhamını sadece #Hamlet karakteri üzerinde derin düşüncelere dalmaktan almamıştır. Şüphesiz, Yevgeni Bazarov da yazarın zihinsel gözü üzerinde durmaktadır. Ve mutlak reddedişe olan eğilim sadece ona has bir şey olarak görülmektedir.

    G. B. Kurlyandskaya şöyle yazar: “Turgenev’in tasvir ettiği nihilizm her şeyden önce yaşamın manevi kaynağını, geçici olan şeyleri mutlaklaştırma eğilimini, varoluşun esas biçimlerini reddetmektir.”[7] Bu kabul edilmesi imkânsız derin bir düşüncedir; fakat ona daha detaylı bir geri dönüş isteği uyandırır. Mesele şudur ki, Tanrıyı inkâr birçok farklı dünya görüşünde mümkündür. Aydınlanmacılar sık sık cehalet ve batıl inancı kendi çıkarlarını düşünerek koruduğu için suçladıkları kiliseye acımasızca saldırırlar. Fakat Tanrı düşüncesine karşı tamamen duyarsızdırlar. Eğer Tanrı yoksa o zaman hiçbir şey için hiç kimseye çağrı yapmaya gerek yoktur. Dindarlar büyük ölçüde romantiktirler; ama reddediş fikrine gönül vererek şeytanilik ve tanrıtanımazlığa kayanlar da yine bunların kendisinden çıkar.

    Tüm bunların Bazarov’la ne ilgisi var? Pavel Petroviç Kirsonov ile olan tartışmasında Turgenev’in kahramanı aydınlanmacı tarafta durur. Ve her şeyi reddettiğini ilan eden bir aydınlanmacı için dini açıdan herhangi bir huzursuzluk duymamak tipik bir durumdur. Dostoyevski karakterlerini oldukça heyecanlandıran Tanrı’nın varlığı meselesi, onu şu durumda ilgilendirmez. Sonrasında Bazarov romantik yaşam algısını kendisi için açtığında, Byroncu bir ruh hali belirmeye başlar; fakat tam da o zaman, reddetmesi bazı şeytani çizgiler kazanır. Bazarov’un inkâr uğruna yapılan inkâra gönül verdiği anlaşılmaktadır. Arkadaşına şöyle bir itirafta bulunması tesadüf değildir: ” …ben inkâr eden anlayışa sıkı sıkıya bağlıyım- duyumsamanın gücüyle. Reddetmek hoşuma gidiyor, beynim böyle kurulmuş ve basta!”8 (8,325) Bu söylemde bir yandan tamamen pozitif bir düşünce sistemi kendini gösterirken diğer yandan şeytani bir şeyler de belirmektedir, işte Stavrogin ve Pyotr Verhovenski’nin yayacağı evrensel #hiçlik fikri, ilk olarak Turgenev’in kahramanının düşüncelerinde ortaya çıkar. Bazarov’un karakter özellikleri tasvirine oldukça dikkat etmek gerekir. Eserde onun portresinde “kibirli bir gururla”, “soğuk gülüş”, “neredeyse satanist bir kibir” gibi çizgilerle sürekli karşılaşılmaktadır. Turgenev kahramanında şeytani, satanist bir başlangıca işaret eder. Büyük ihtimalle bu bilinçaltında gerçekleşir. Yazar her şeyden önce Slav kültüründe yetişmiş herkes gibi onun da alışık olduğu bu dil kodunu kullanır. Turgenev’in yaşamdaki ve insandaki bu şeytani görünüşlere olan hassasiyeti onu aydınlanmadığın tek yanlılığından kurtarır ve Dostoyevski ile bir bağ kurmak için zemin hazırlar. Bazarov karakterinde zamanla bir tür irrasyonel derinlik hissedilmeye başlanır.

    Genel bir fikri dile getirerek tekrar altını çizmek isteriz ki, Turgenev reddediş fikrini, bu fikrin hareketinde, gelişiminde göstermiştir. Bir yandan toplumun gelişiminde vazgeçilmez bir geçiş aşamasıdır ve Bazarov’un okurun sempatisine yol açan birçok fikri de bununla ilişkilidir. Diğer yandan Turgenyev, inkâra olan susuzluğun insanı mantıklı sınırlara geçmeye yönelttiğini, nihilizmin bir ruh hastalığına dönüştüğünü öngörür bir şekilde hissetmiştir. Ve bu açıdan Dostoyevski’den önce davranmıştır. ■

    ———–
    * Kaynak: “Spasskiy Vestnik”, No. 12, 2005
    Not: Çeviride dipnot ve sonnotların kullanımı ve numaralandırma sistemi özgün metine sadık kalınarak aktarılmıştır.
    ** Karadeniz Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Elemanı.

    [1] Turgenev, İ.S., “Toplu Eserleri ve Mektupları”
    [2] “60 lı Yılların Politik Süreçleri”, Editör, B.P. Kozmin, Moskova, Giz, 1923, s. 264
    [3] Bahtin, M.M. , “Dostoyevski’nin Yazın Sanatı Meseleleri”, Moskova, Sovyetski Pisatel, 1963,.s. 121
    [4] Lebedev, Yu. V., “Turgenyev’in “Babalar ve Oğullar” Romanı”, Moskova, Prosveşşeniye, 1982, s. 24
    [5] Kurlyandskaya, G. B., “Turgenev’in Eserlerinde Doğuştan Ahlaki ve Estetik Ölçüler İçerisindeki İnsan”, Spasskiy Vestnik, 2001, No.8, s.5
    [6] Yefimova, Ye. M. , İ.S. Turgenev’in “Babalar ve Oğullar” ve İ.A Gonçarov’un “Uçurum” Romanlarındaki Devrim Sorunu Üzerine”, Orlovski Devlet Pedagoji Enstitüsü Ders Notları, Edebiyat Kürsüsü. Sayı.4, Oryol, 1964, s. 236
    [7] Kurlyandskaya G.B., “İ.S. Turgenev. Dünya Görüşü, Yöntemi, Gelenekleri”, Tula, 2001, s. 184
    [8] Basta (it.): Memnunum. Ç.n.

     

    #Sayı13 #TuğbaSaraç #Yefimova #konışev #Turgenev #Turgenyev #Bazarov #BabalarveOğullar

    romankahramanlari yanıtladı 1 ay, 4 hafta önce 1 Üye · 0 Yanıtlar:
  • 0 Yanıtlar:

Üzgünüz, hiçbir yanıt bulunamadı.

Cevap ver: romankahramanlari
Bazarov’un Görüşlerinin Çokanlamlı Yorumlanabilir…
İptal Et
Bilgileriniz:

Tartışma Başlangıcı
0 of 0 Yanıtlar: Haziran 2018
Şimdi